7 Mart 2015 Cumartesi

Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun

Kadınlar günümüz kutlu olsun, kadınların sevgi ve en önemlisi saygı gördüğü, kadına şiddetin olmadığı bir dünya dileğimle. Her kadın çiçektir, annedir.


Şeker Hastalarına Müjde!

   Merhabalar, şeker hastaları için özel olarak hazırladığımız yazı dizimizle yarın karşınızdayız.

Şeker hastalığına alışma süreci,
Şeker hastaları için özel yiyecekler,
Psikolojik olarak destekler,
Ani ruh değişimleri hakkında çözümler,
Vücudunuzla uyum sağlamanız,
Şeker hastalığını sağlığa dönüştürmeniz
Şeker hastalığının getirdiği her türlü soruna karşı size yardımcı olmak için buradayız.

   Şeker Hastalığının en büyük yan etkisi olan depresyonu aşmanızda biz yanınızdayız. Sevgi ve güvenle kalın.

Sinir Kafa Karışıklığı ve Depresyon Belirtileri

Kafa karışıklığıyla başa çıkabilmek zor da olsa bu karışıklık genellikle psikolojik bozukluğun başlangıç sebebidir. Herhangi bir sorunla karşılaşıldığında ne yapılacağının bilinmemesi veya karar verilememesi, sorunun çözümsüz kalmasına dolayısıyla kafa karışıklığının büyümesine neden olur.

Problem karşısında kararsız kalınması ve stres yapılması, bu gibi durumların sıkça yaşanması, ileride sinir hastalıklarına ve kararsız bir kişiliğe sahip olunmasına kadar ilerleyebilir.
Peki böyle durumlarla karşılaşıldığında ne yapılabilir? Sakin olmakla işe başlamak ilk adımdır. Derin bir nefes almak ve sorunu gözden geçirmek gerekir.
Hangi davranışın sonucunda, nasıl bir durumla karşılacağı, hangi kararın daha olumlu sonuç vericeğini, hangi kararın daha faydalı olacağını derince düşünmek gereklidir. Problemin nedeni güvenilen kişilerle paylaşılmalı ve kıüişi tarafından doğru karar verilmelidir.

Stres yapmak, sinirli bir ruh hali içine girmek size zarar vericidir. Sakin olabilmek için değişik teknikler uygulayabilirsiniz. En çok tercih edilen ve bilinen teknik nefesi tutarak içinizden 10 a kadar yavaşça sayılmasıdır. Kendinizi sakinleştirmek için saydığınız 10 saniye nefes düzeninizin sağlanmasını, kalp atışlarınızı ün düzenlenmesini, sakinleştiri hormanlarım salgılanmasını kısacası vücudunuzun kontrol altına alınmasını sağlayacaktır. Bu sayede daha düzgün düşünebilecek ve neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar verebileceksiniz. Sinirliyken alınan kararlar genellikle ani ve yanlış olacağından dolayı bu yöntemle ya da kendinizce geliştirdiğiniz bir yöntemle sakinleşmeniz ve kararları öyle vermeniz önemlidir.

5 Mart 2015 Perşembe

Alışveriş Kadınlar ve Depresyon

    Alışveriş deyince akla neden kadınlar gelir hiç düşündünüz mü? Ya da indirim deyince? Kadınlar genelde alışverişe düşkünlükleriyle bilinirler, bazıları rahatlamak için, bazıları ise ihtiyacı olduğu için yapar alışverişi. Çoğu zaman ölçülü olmaz yapılan alışveriş. Gerekli gereksiz ne varsa toplanır. Gereksiz bir şey görürseniz ve neden aldığı soracak olursanız 'ihtiyacım vardı' diyecektir kadın.
Yaşamımızın bir parçasıdır alışveriş ve herkes kendi zevk dalında sever alışverişi. Kadınlar çoğunlukla giyim, aksesuar, kozmetik gibi bölümleri sever alışverişte. İstisnalarda vardır tabiki.

Elektroniğe düşkün kadınlarda olması mümkün. Peki kadınlar ihtiyacı olmasa bile neden alışveriş yaparlar, yolsa bu bir hastalık mıdır? Hastalık kısmına geçmeden önce, kadınlar streslerini atmak için ve kafalarını dağıtmak için alışveriş yaparlar. Birde indirim varsa değmeyin keyfine. Bazı kadınlar evlerine ısınabilmek için ufak tefek süs objeleri alırken, bazıları beğendikleri ayakkabının ya da farklı bir objenin her rengini alırlar. İşte bu her rengini alma durumu hastalığa yakın olan boyuttur.

Bu gibi davranışta olan kadınların sosyal hayatlarında veya iç dünyalarında güçlü problemler var demektir ve bu depresyon başlangıcı olabilir. Eşiyle anlaşamıyor olabilir, ailesiyle sorunları olabilir ve akla gelmeyecek farklı sorunları olabilir. Ufak ya da büyük olması önemli değildir sorunun.

Problem olan kısmı, kişinin bu konuya fazlaca takılı kalmış olması ve beynini bu konuyla fazla şekilde meşgul ediyor olmasıdır. Kişi kendini alışverişe vererek rahatlama yolunu seçmiştir. ya da çok zengindir.
Eğer ki bütçeniz her istediğinizi alabileceğiniz kadar bol değil ise ki nüfusun çoğunluğu ekonomik olarak çok üst seviyelerde bulunmamakta, kendinizi rahatlatmanın farklı bir yolunu bulmanızı veya ufak eşyalar alarak kendinizi ikna etmenizi öneririm. Alışverişle sorunlarınızı çözemezsiniz, bir yardım almaya ihtiyacınız olabilir.

3 Mart 2015 Salı

Aile ve sevgili tartışması

 Aile ile sevdiğimiz kişi arasında kalmak, düşüncesi bile korkunç geliyor değil mi? 'Onu çok seviyorum ama annem/babam kabul etmiyor' diye içinizden geçiyorsa ve ne yapacağınızı düşünmeden edemiyorsanız doğru yerdesiniz.

Bir tarafta sizi büyüten, sizin için gerekirse canından vazgeçecek kadar seven biricik anne-babanız, diğer yanda ömrünüzün geri kalanını paylaşacak kadar çok sevdiğinix, belki binbir zorlukları beraber aştığınız, kalbinizin atmasına neden olan sevdiceğiniz... Seçim yapmak gerçekten çok zor. Acaba gerçekten bir seçim yapmaya gerek varmı, yok mu.

Bu konuda tarafların birbirini neden sevmediği, anlaşamadığı önemli derecede mühimdir. Sevdiğiniz insanın ailenize karşı veya ailenizin sevdiğiniz kişiye saygısızlık yapıp yapmamış olması önemlidir. eğer ki hiç bir sebeb yokken aileniz sevdiğinix kişiyi onaylamadığını söylüyor ise ailenizle derin bir konuşmaya girmeniz gerekebilir. Sevdiğiniz kişi ailenizle iyi anlaşabilmek için elinden geleni yapacaktır, ancak patavatsız bir kişi ise ailenizden ters tepki alabilir.

Bir şekilde siz veya karşınızdaki kişi ailelerden biriyle tanıştıysa ve ortada anlaşmazlık varsa, iki tarafta kararında oldukça katıysa, sorunu çözmek size düşüyor. Ya ailenizi ikna etmenix ya da sevdiğinizden vazgeçmeniz gerektiğini düşünmeyin. fakat ailenizin haklı olduğunu düşünüyorsanız ailenizin sözünü dinlemenizi öneririm, zira tecrübeleri sizden çok daha fazladır.

Bir yönden bakıldığında ise, ailenizle tanıştırdığınıza göre çok seviyor olmalısınız ve ömrünüzü gçireceğiniz, bir ömür yanınızda olacak kişi sevdiğinixdir. Sizden vazgeçmeyeceğini düşünüyorsanız ve iyi biri olduğuna inanıyorsanız sevdiğinizi bırakmamalısınız.

2 Mart 2015 Pazartesi

Motor Sevgisi ve Tutkusu

Motor özgürlük tutkunlarının vazgeçilmez sevdasıdır. Hayattan bunaldığında, haykırmak istediğinde, başını alıp gitmek istediğinde motora koşar motor tutkunları. Ayrı bir sevdadır motor. Hız arttığında yüzünüze vuran rüzgarı hissetmediyseniz hayattan çok şey kaçırıyorsunuz demektir.
     Motor sevdasının özgürlüğü olduğu kadar zorluğuda vardır. Hayatınızın pamuk ipliğine bağlı olduğunu hissetmenin verdiği adrenalinin yanında, en ufak bir dengesizlikte hayatla ölüm arasındaki o ince çizginin tehlikeli ucuna geçmeniz an meselesidir. Ne var ki bu tehlike durumunun yaşattığı duygu motor tutkunlarında mutluluk verici bir duygudur. Bu tutkununda güzel yanı odur zaten, boş olan bir şeye tutku ya da sevgiyle bağlanılmaz öyle değil mi?
     Motorcuları en çok bahar aylarında görürsünüz. Öyleki güneşli ama serin hava motorcular için idealdir. Bu sayede bütün ekipmanları giymişken terlemeden ve soğuktan üşümeden motorun zevkine doyasıya varılır. 
     Motor severlerdeki tehlike duygusunun adrenaline çevrilme nedeni giyilen ekipmanların son derece güvenli olmasıdır. Buna dikkat etmek çok önemlidir, her hangi bir kaza durumunda eğer ekipmanlarınız yoksa ölümcül olabilir. Arabadaki şansınız motor da işe yaramaz maalesef, motor affetmez.
     Kişinin motoru sevmesindeki psikolojik etkiler ailesel ve çevresel olarak ayrılabilir. Eğer ailenizden biri motorcuysa sizin kız yada erkek ya da kadın olmanız önemli değildir. Sizde motorcu olabilirsiniz. Küçüklükten beri babanızın motoru varsa ve hiç merak edip öğrenmek istemediyseniz bu işte bir gariplik olabilir. Tabiikide sevmeyenler olabilir. Ama motor tutkunu olanlar, motor sevmeyenleri anlayamayabilirler. Motor sevmemenize engel olan duygu büyük olasılıkla korkudur. Şunu bilmelisiniz ki gerçekten dikkatli ve tam ekipmanla binilirse motor son derece sağlıklı birşeydir.
     Herhangi bir taşıtı kullanırken alkol alınmaması gerektiği gibi, motor konusunda buna ekstra dikkat edilmesi gerekir. Bir anlık denge kaybınız geri dönüşü olmayan kayıplara sebeb olabilir.
      Kendinize motoru sevebilmek için bir şans verin, zararlı çıkmazsınız. Özgürlüğün sınırını zorlamanın verdiği hazı tadarsanız bir daha vazgeçemezsiniz. Motor sevgisi içinizden gelen bir tutkudur. Rüzgarın hırçın serinliğini hissetmeniz dileğiyle..


Yaşar Kemal vefat Etti Sevenlerin başı sağolsun